10 Ekim 2009 Cumartesi

Ehe.

Misafirlerin geldiği akşam odama kapanmış hastalığımın biran önce geçmesi umuduyla başımı dinlerken susadığımı ve birgün boyunca aslında hiç su içmediğimi ama mutfağa inip inip bir bardak suyla beynimi yerine getirebilirsem yazdığım yazıları okuyan insanlar açısından- insanlık açısından - büyük bir gelişme olabileceği kanısına vardım. Kısacası iki saat saf saf düşündükten sonra indim mutfağa su içtim. Yukarı çıkma kararı beynimde ampül gibi aydınlandı bir anda ama gözüm yemiyor idi o kadar merdiveni atlatıp odama kadar yürümeyi. Aldım bardağı elime çıktım yola. Tam merdivenin basamağına çıkarken televizyondan pat küt sesler duymaya basladım ki babamların salondan izlediği diziden gelmesi dikkatimi televizyon üzerinde odaklamama sebep oldu. Merdivenlerde durup beş dakika kadar televizyonu izledim. Kadıncağızın teki adamcağızı dövüyordu. Valla bak! Sonra dikkatlice bakmaya basladım ki kadın olarak tabir ettiğim insan Özgü Namalmış. Ve dizide 18 yaşında bir "genç kızı" canlandırıyormuş. Hayırlısı ya ne diyelim. Mesaj yerini buldu. Nice dayaklar ve nice 18'li yaşlar dileyerek çenemi tutmakta güçlük çektiğim için burada noktalıyorum yazımı.
Sevgiler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder